Şehir Tiyatrosu Midas’ın Kulakları oyunu ile geri dönüyor

Türk tiyatrosunun klasik eserlerinden biri olan "Midas'ın Kulakları" oyunu Salihli Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları tarafından, Zafer Keskiner Tiyatro Salonunda 22 Mayıs 2025 Perşembe günü saat 20.30’da sahne alıyor.

Güngör Dilmen'in yazdığı ve Sanat Yönetmeni ve Sanat Akademisi Koordinatörü Öğretim Üyesi Dr. Rasim Aşın’ın yönettiği oyunda; Hakan Sarıkaya, Çağatay İz, Atillah Ahmet ordu, Yasemin Uslu, Müge Bakırcı, Ramazan Yardımcı, Candan Bayar, Ozan Kösem, Oğuzhan Oyar, Rıdvan Akyol, Eda Kösem, Erdoğan Akbulut rol alırken, Aksesuar tasarım uygulama Atillah Ahmet ordu, Kostüm Nigar Yetim, ışık ve ses tasarımı Özgür Girgin, müzikleri Candan Bayar, Ozan Kösem tarafından hazırlandı. M.Ö. Frigya’da kurulan Frig Krallığı’nın en meşhur Kralı Midas’ın, Tanrı Apollon ve Pan arasındaki “en iyi müzik icra etme” yarışmasında karar verici olarak tanrılar tarafından seçilmesiyle başlar. Midas (halkın beğenisine de boyun eğerek) yarışmada Pan’ı kazandırır. Duruma öfkelenen Apollon, Midas’a, kesse bile yeniden aynı yerden bitiverecek bir çift eşekkulağı armağan eder. Kimsenin kulaklarını görmesini istemeyen Midas; sinirli, şüpheci ve zalim bir kral olur ve sırrını bir süre sonra sadece saray berberiyle paylaşır. Ancak hiçbir sır sonsuza kadar saklı kalmaz. Derin sulardan yükselip, sazlıklardan fısıltı olarak ülkeye yayılır. Sanat Yönetmeni ve Sanat Akademisi Koordinatörü Öğretim Üyesi Dr. Rasim Aşın, ”Salihli belediyesi Şehir Tiyatrosu, Güngör Dilmen'in kaleme aldığı ‘Midas'ın Kulakları’ oyunu ile uzun bir aradan sonra yeniden sahnelere dönüyor. İsim olarak bize ilham veren ve mitolojinin en ünlü kahramanlarından biri olan Midas’ın hikâyesini hiç merak ettin mi? Belki birçoğunuz onu, hikayelerdeki ünlü “Midas’ın kulakları, eşek kulakları!” sözüyle duymuş olabilir. Peki, gerçekte kimdir bu Midas?  Kral Midas; birçok kaynağa göre MÖ 738 – MÖ 696 yılları arasında, şimdilerde Eskişehir, Kütahya ve Afyon olarak bildiğimiz bölgede yer alan Frigya’da yaşamıştır. Mitolojide yer alan efsaneye göre tanrılar. Frigya’ya uğradıkları bir dönemde Kral Midas’ın misafirperverliğini çok sevmiştir. Midas’ı ödüllendirmek için bir dileğini yerine getirmek istemişlerdir. Bolluk, refah ve zenginliğe düşkün Midas ise dokunduğu her şeyi altına dönüştürmek istemiş ve tanrılar da bu isteği yerine getirmiştir. Bu dilek her ne kadar iyi görünse de kusursuz değildir. Çünkü Midas; yiyecekten bitkilere, dokunduğu her şeyi altına dönüştürmeye başlamış, bu dileği bir çeşit lanet olarak yaşamıştır. Bu efsanenin bugünkü bazı versiyonlarına göre Midas, kızını da altın bir heykele dönüştürmüştür.                                                                                                                                                       Bu dileği ortadan kaldırmak için tekrar tanrılara başvuran Midas, kurtulmak için Paktalos Irmağı’nda yıkanması gerektiğini öğrenmiştir. Ege bölgesinde yer alan ve bugün Sart Çayı olarak da bilinen bu nehirde bulunan altınlar, Midas’ın Paktalos ırmağında yıkanmasına bağlanmıştır” dedi.